GEBELİKTE GÖRÜLEN FİZYOLOJİK DEĞİŞİKLİKLER Gebelik kadının hayatında yaşadığı en önemli deneyimlerden birisidir. Hem duygusal hem de fizyolojik olarak pekçok değişikliği beraberinde getirir. Kendisini nelerin beklediğini bilmeyen gebe bu duruma uyum sağlamada güçlük yaşayabilir. Bu değişimlerin iyi anlaşılması normal ve anormal ayrımının sağlıklı yapılabilmesi için son derece önemlidir. Bu değişimlerin çok büyük bir kısmı fetus ve plasentadan gelen hormonlara bağlı olarak ortaya çıkar.
Gebeliğin başlaması ile beraber kadının vücudundaki değişimler de başlar. En önemli ve fark edilen değişiklik kilo artışı ve duruş şeklindeki değişikliklerdir.Artmış beslenme gereksimine bağlı olarak iştah artar. Buna halk arasında aşerme de denir. Tüm gebelik boyunca tavsiye edilen kilo artışı 11-13 kg kadardır. hCG hormonuna bağlı olarak 4-8. haftalarda bulantı ve kusmalar başlayabilir. Bu durum 14-16. hatalara kadar devam edebilir. Kusmaların kişinin beslenmesini bozacak kadar fazla olduğu durumlarda hastaneye yatış ve damar yolu ile besleme gerekebilir.
Solunum Sistemi Göğüs çevresi artar, toplam akciğer kapasitesinde %5 civarında bir azalma olur. Soluk alıp vermede güçlük, egzersiz toleransında azalma gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Dolaşım Sistemi Gebelik ilerledikçe dolaşım sisteminde büyük değişiklikler göze çarpar.Kan hacmi ve kırmızı kan hücre sayısı artar. Ancak kanın sıvı kısmı daha çok arttığından göreceli bir kansızlık ortaya çıkabilir. Bu durumda demir takviyesi gerekir. kalp atım sayısında artış olur. Zaman zaman çarpıntı görülebilir. Bu durum gebeliğin erken devrelerinde başlar ve 20-24. haftalarda en yüksek düzeye ulaşır. Salgılanan hormonlara bağlı lrak tansiyonda hifif bir düşme görülebilir. gebelik ilerledikçe özellikle sağ yan yatılan durumlarda rahim ana toplar damara bası yaparak ani tansiyon düşmelerine neden olabilir. Bu nedenle gebeliğin son dönemlerinde sağa dönerek yatılmaması önerilir. Kandaki beyaz küre sayısı 20.000’e kadar yükselebilir. Yine gebelikte kanın pıhtılaşmaya olan eğilimi artar.
Boşaltım Sistemi 10-12 haftalardan başlayarak idrar yollarında enişlemeler olabilir. Hormonların ve büyüyen rahimin etkisi ile sık idrara çıkma görülür. İdrar yaptıktan sonra mesanenin tamamen boşalmaması nedeni ile idrar yolu enfeksiyonlarına olan eğilim artar. Normalde görülmemesine rağmen gebelerde idrarda az miktarda glukoz (şeker) saptanabilir.
Sindirim Sistemi Salgılanan hormonların etkisi ile barsak hareketleri yavaşlar. Kabızlık ve mide içeriğinin yemek borusuna kaçması olabilir Bu durum kendini midede yanma şeklinde belli edebilir. Toplar damar basıncındaki değişikliklere bağlı olarak hemoroidler ortaya çıkabilir. Safra kesesinin hareketinin azalması safra taşlarına olan eğilimi arttırır.
Kas-İskelet sistemi Gebelikte salgılana bazı hormonlar eklemlerde gevşemeye neden olur. Bu gevşeklik özellikle iki leğen kemiğinin ortada birleştiği eklemde belirgindir. Kilo artışı ve vücudun denge merkezinin değişmesi bel kavsinde artışa neden olur.Bel ve sırt ağrıları görülebilir.
Cilt Yine hormonların etkisi ile karın ortasında koyu bir çizgi ortaya çıkabilir.Benzer şekilde yüzde de gebelik maskesi adı verilen renk değişimleri saptanabilir. Avuç içlerinde kızarıklıklar nadiren görülür. Hızlı büyümeden ötürü karın duvarı ve memelerde çatlaklar saptanabilir. Terleme artabilir, sivilceler ortaya çıkabilir.
Memeler Memelerdeki kan akımını artışına ve süt bezlerindeki büyümeye bağlı olarak meme uçları genişler ve koyulaşır. Damarlanmada artış gözlenebilir. Hızlı büyüme ve hormonal etki hassasiyete neden olabilir. Son döneme girildiğinde meme ucundan salgı olabilir.
Üreme sistemi Dış genitalorganlarda renk değişimi ve varisler görülebilir.Hormonal uyarıya bağlı olarak vajinal salgıda artış saptanabilir. Rahimin kitlesi gebelik sonunda yaklaşık 16 kat, hacmi ise 500-1000 kat artar. Bu derece bir büyüme dolaşımı da etkileyerek bacaklarda şişme ve varislere neden olabilir. Karın içi basıncın artması nedeni ile fıtık eğilimi artar.
Gebelik kadının hayatında yaşadığı en önemli deneyimlerden birisidir