Doğum eylemi yani "doğum sancıları", dış ortamda yaşamaya hazır hale gelmiş bebeğin anne bedeninden ayrılmasıyla sonuçlanan bir süreçtir. Bu sürecin başlangıcını düzenli rahim kasılmalarının ortaya çıkması, bitişini de bebeğin doğması, plasenta ve diğer gebeliğe ait yapıların atılması, yani rahimin boşaltılması belirler.
Normal doğum genel anlamda vajinal yolla gerçekleşen doğum demektir. Vajinal doğumların %96’sı baş gelişi, geri kalan kısmı da makat gelişi şeklinde gerçekleşir. Bu sayfada baş gelişi ile doğumun ayrıntıları anlatılmaktadır.
Önce Muayene! Muayene ile Rahim ağzındaki açıklık (dilatasyon) Rahim ağzının incelme derecesi Bebeğin doğum kanalındaki yeri tespit edilir.Bebeğin başının durduğu yer 0 noktası doğum kanalının orta kısmındaki en dar nokta kabul edilerek değerlendirilir.Bu noktanın 3 cm üstü -3 noktasıdır ve pelvis girimine denk gelir. +3 noktası ise pelvis çıkımıdır.Bebeğin başı bu noktada ise doğum çok yakın kabul edilebilir. Bu muayene doğumun takibinde önemli bir yer tutar ve mutlaka yapılması Bebeğin kalp atışları takip edilir. Fetal monitör (Ekokardiograf, NST cihazı) ile hem bebeğin kalp atışlarının kaydı yapılır,hem de rahim kasılmalarının süresi ve şiddeti hakkında bilgi edinilir.
Bu işlemlerin sonunda doğum eyleminin durumu, muhtemel doğum şekliniz ,doğumun zamanı, bebeğin durumu hakkında bilgi sahibi olunur ve size durum ve yapılacaklar hakkında bilgi verilir. Doğum ekibi en azından doktor, bir ebe ve görevli bir hastabakıcıdan oluşur. Bu ekip ve bir yakınınız doğum eylemi boyunca size yardımcı olacaktır. Yanınızda olmasını istediğiniz yakınınızın (eşiniz,anneniz,kardeşiniz ya da arkadaşınız olabilir) doğum ekibinin işini zorlaştıracak ,telaş ve gerginlik yaratacak biri olmamasına özen gösterin.
Doğum eylemi üç dönemde incelenir. 1. Evre: Ağrıların başlamasından rahim ağzının tam olarak açılmasına kadar geçen süre 2. Evre:Rahim ağzının tam açık olmasından bebeğin doğmasına kadar geçen süre 3. Evre:Bebeğin doğumundan sonra plasentanın ayrılmasına kadar geçen süre
Eğer epidural anestezi planlanmışsa anestezi uzmanı doğumun belli aşamasında epidural kataterin yerleştirme işlemini yapacaktır ( Bu konudaki bilgi için tıklayın).Daha sonra da ihtiyaç duyuldukça kataterden verilen ilaçlarla ağrınız azaltılacaktır. Epidural anestezi özellikle uzun süren doğum eylemlerinde hastanın yıpranmasını engeller.Eğer doktorunuz sizin için epidural anestezi uygulamasını uygun görüyorsa kabul etmenizi öneririz. Rahimağzı açıklığı yaklaşık 10 cm e ulaştığında doğumun ikinci evresi başlar.Bu dönem annenin aktif katılımını gerektirir. Rahim kasılmaları bebeği doğum kanalında çıkıma doğru iterken anne de ıkınarak bu süreci hızlandırmalıdır. Ikınma ağrılarla eşzamanlı ve aktif olmalıdır. Doktorunuz veya ebeniz size ıkınma tekniği konusunda yardımcı olacaktır .Bebeğiniz açısından en stresli dönem olan bu safhada annenin aktif ıkınması bebeğin doğum kanalında kalacağı süreyi kısaltacak ve bebeğiniz açısından doğum risklerinin azalmasını sağlayacaktır. Oldukça fazla güç harcayacağınız bu dönemde enerjinizi doğru harcamalısınız.Ağrılar sırasında elinizden geldiği kadar güçlü ve uzun süreli ıkınmalarla bebeği aşağı itmeye çalışırken ağrılar arasındaki dönemde dinlenerek ve derin nefesler alarak bir sonraki kasılma için hazırlanmaya çalışmalısınız.
Bebeğin doğum anı sanıldığı kadar zor ve çok ağrılı değildir. Çok kısa süren çıkım ardından büyük bir rahatlama gelir.Bebeğinizin ağlamasını duymak ve onu görmek bütün sıkıntılarınızın geçmesine neden olacaktır.Bu dönemin mutluluğunu yaşamaya çalışın. Yeni doğan bebeğin anneyle mümkün olduğunca erken teması önemlidir. Eğer bebeğinizin durumu bir engel oluşturmuyorsa doğum odasında mümkün olan en erken dönemde yanınıza isteyin ve emzirmeye gayret edin.
Bebeğin doğumu ikinci evrenin sona ermesi anlamına gelir. Üçüncü evre 30 dk kadar sürebilir. Plasenta bebeğin doğumundan sonra küçülen rahim duvarından ayrılır ve bebeğin çıkışına göre çok daha kolay şekilde doğar.Bu aşamada doktorunuz doğum kanalında herhangi bir zedelenme olup olmadığını kontrol edecek ve eğer varsa epizyotomi adı verilen cerrahi kesiyi onaracaktır.Bu dönemde doğum ağrılarına göre çok daha az olsa da hissettiğiniz ağrıları tamamen dindirmek mümkündür. Bazen uzun ve yorucu doğum eylemlerinin ardından hekimler hastalarına kısa süreli anestezi vererek bu dönemi hissetmemelerini ve dinlenmelerini tercih eder.Özellikle ‘dikiş atılması ‘ korkunuz varsa doktorunuzla ‘çıkım anestezisi’ konusunu konuşun ve bu konudaki önerilerini alın.
Doğum eylemi yani "doğum sancıları", dış ortamda yaşamaya hazır hale gelmiş bebeğin anne bedeninden ayrılmasıyla sonuçlanan bir süreçtir.